Ülkemizde başarı ile yürütülen Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı sayesinde her yıl hasta sayısında azalma gözlenmektedir. 2005 yılında 20.535 olan tüberküloz hasta sayısı 2019 yılında 11.401’e, 2020 yılında 8.925’e, 2005 yılında yüz binde 29,4 olan insidans hızı da 2020 yılında 10,6’ya düşmüştür. 2005 yılına göre 2020 yılında toplam olgu hızında %56,5 azalma olmuştur.

Ülkemizde tüberküloza yönelik tanı ve tedavi hizmetleri tüm sağlık kuruluşlarında ücretsizdir. Tüberküloz ve dirençli Tüberküloz hastalarının tedavisinde kullanılan birinci ve ikinci seçenek ilaçlar Bakanlığımız tarafından temin edilerek ücretsiz olarak sağlık kuruluşlarına ve hastalarımıza ulaştırılmaktadır. Hastaların tedavisini düzenli olarak sürdürmek ve tamamlanmasını sağlamak amacıyla 2006 yılından beri DSÖ’nün önerdiği Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT) uygulanmaktadır. DGT hastanın ilaçlarını doğru ve tam olarak içtiğinden emin olabilmek için her doz ilacın bir sağlık personelinin veya başka bir görevlinin gözetiminde içirilmesidir. Her gün sağlık kuruluşuna gelemeyen hastalar için iletişim teknolojisindeki gelişmelerden faydalanarak hastanın ilacını içerken bir sağlık çalışanına görüntülü bağlanması veya ilaç içmesini kaydedip video yollaması şeklinde uygulanan Video Gözetimli DGT de ülkemizde uygulanmaya başlanmıştır.

Her yıl ülkemizde tüberküloz (TB) hastalığının mevcut durumu ile tanı, tedavi ve diğer faaliyetlerde kaydedilen ilerlemenin kapsamlı ve güncel bir değerlendirmesi yapılarak ülke raporu hazırlanarak yayınlanmaktadır. 

Türkiye’de Verem Savaşı 2020 Raporu

Rapor, Tüberküloz Dairesi Başkanlığımız tarafından yıllık olarak toplanan verilerden 2019 yılı faaliyetlerini, 2018 yılı hasta verilerini ve 2017 yılı tedavi sonuçlarını içermektedir. Ayrıca raporda 2016 yılı Çok İlaca Dirençli Tüberküloz (ÇİD-TB) hastalarının ikinci yıl tedavi sonuçları ve 2015 yılı ÇİD-TB hastalarının da 2. ve 3. yıl tedavi sonuçları yer almaktadır.

Ülkemizde 2019 yılı sonu itibarıyla 174 Verem Savaşı Dispanseri (VSD) bulunmaktadır. Halen 22 ilin kendi kapasitesi mevcut olup (Üniversite, Eğitim Araştırma Hastanesi veya Halk Sağlığı Laboratuvarı) 59 ilden 16 bölge TB laboratuvarına ileri tetkik (yayma mikroskopisi, kültür ve İDT) için örnek gönderilmektedir. 2019 yılı için gönderilen toplam örnek sayısı 110.907’dir. 2018 yılı için temaslı muayene sayısı 130.255 (hasta başına 11,1 kişi) iken koruma tedavisine alınanların sayısı 36.960 kişi (hasta başına 3,1 kişi)’dir. 2019 yılında dispanserlerde kayıt altına alınan hastaların %98,5’inin tedavilerine Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT)li olarak başlanmıştır. Tedavi süresince DGT oranı (kısmi ve tam DGT toplamı) ise 2017 yılı hastalarında %98,7’dir.

İl Sağlık Müdürlüklerine bağlı olarak faaliyet gösteren 20 Mobil Tarama Ekibi tarafından 2019 yılı içinde ülke genelinde 419 cezaevi, 280 huzurevi, 55 çocuk yuvası, 29 askeri birlik, 77 sağlık kurumu, 79 okul, 84 yurt, 91 diğer (esnaf, otel, belde, köy vb.) olmak üzere toplam 1.114 kurumda tarama faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Bu taramalarda 266.794 kişinin röntgen taraması yapılmış, 7.359 TB şüphelisi saptanmış ve ileri tetkikler sonucunda 104 kişinin TB hastası olduğu tespit edilmiştir. Toplam 4.593 TB hastası 2019 yılında en az bir kere nakdi sosyal yardımdan yararlanmıştır. Bu hastalara Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından toplam 33.853.041,34 TL ödeme yapılmıştır.

Türkiye’de 2018 yılında toplam 11.786 TB hastası VSD kayıtlarına girmiştir. VSD’lere kayıtlı yeni ve nüks olgu sayısına göre hesaplanan TB insidansı yüz binde 14,6’dan yüz binde 14,1’e gerilemiştir. Toplam olgu hızı da yüz binde 14,9’dan yüz binde 14,4’e (% -3,6) düşüş göstermiştir. Yeni olguların yarıdan fazlası akciğer TB tanısı almıştır. Akciğer dışı organ tüberkülozu olgularında en sık ekstratorasik lenf bezleri (%28,8), plevra (%22,6) ve intratorasik lenf bezleri (%11,0) tutulumu olduğu tespit edilmiştir.

2018 yılında akciğer tüberkülozu olan 7.738 hastaya yapılan bakteriyolojik tetkikler incelendiğinde %90,5’ine yayma mikroskopisi, %86,8’ine kültür yapılmıştır. Kültür (+) AC TB olgularında İlaç Duyarlılık Testi (İDT) yapılma yüzdesi 95,8 olarak tespit edilmiştir. Genellikle İDT çalışılan yeni TB olgularında en sık görülen ilaç direnci olan H direnci 2018 yılında %11,6’dır. İDT yapılanlarda ÇİD-TB oranı yeni olgularda %2,6 iken (n= 131), önceden tedavi görmüş olgularda %9,9 (n= 45) olarak saptanmıştır. ÇİD-TB olgularından 8’i YİD-TB’dir. TB olgularına giderek daha fazla sayıda HIV testi yapılmaktadır. Bu oran 2010 yılında olguların %3,5’i iken 2018’de %71,1’e (n= 8.382) yükselmiştir. Olguların %0,6’sı (n= 70) HIV (+) saptanmıştır.

Akciğer ve akciğer dışı olmak üzere 2017 yılının tüm olgularında (n=11.979) tedavi başarısı %84,6’dır. Tedavi başarısı yeni olgularda %85,7, önceden tedavi görmüş olgularda %71,1 olarak tespit edilmiştir. Ölüm oranı; tüm olgularda %7,0, yeni olgularda %6,9 ve önceden tedavi görmüş olgularda %7,6 olarak saptanmıştır.

2015 yılı ÇİD-TB olgularının 3. yıl (36. ay) tedavi sonuçları değerlendirilmiş olup tedavi başarısı %75,2’dir (173/230). 2016 yılı ÇİD-TB olgularının 2. yıl (24. ay) değerlendirmesinde de tedavi başarısı %61,8’dir (123/200).

Türkiye’de Verem Savaşı 2020 Raporu görüntülemek için pdftıklayınız.