fab fa-instagram
fab fa-facebook-f
fab fa-twitter

Hepatit C

Nedir?

Hepatit C virüsü enfeksiyonu karaciğer hücresinin hasarına ve tahribine yol açan bir hastalıktır. İnkübasyon süresi 2–26 hafta arasında değişir. Akut ve kronik hepatite neden olabilir. Genç yaşta virüsle karşılaşmada daha düşük olmakla birlikte, %75–85 oranında kronikleşme özelliği nedeniyle önem kazanmaktadır. Çoğunlukla sessiz ve herhangi bir belirti vermeden seyreden ve yavaş ilerleyerek geç dönemde ciddi karaciğer hasarına neden olabilen bir hastalıktır. Hastalık dünyada %3 oranında yaygın dağılım olarak görülmektedir. Ülkemizde %1 oranında görülmektedir.

Hastalık kronikleşme eğilimi gösteren bir hastalıktır. Kronik hepatit, karaciğerin 6 aydan uzun süren iltihabıdır. Kronik hepatit, akut hepatitten daha az görülen, ancak yıllar boyu sürebilen bir hastalıktır. Genellikle belirti oluşturmaz ve ağır karaciğer hasarına yol açmaz. Ancak bazı durumlarda uzun süreli iltihap, karaciğerde hasara yol açar ve zamanla siroz ve karaciğer yetersizliği gelişebilir. Hepatit C ile enfekte  annenin hastalığı bebeğine bulaştırma riski %2-8’dir.

Hepatit C enfeksiyonu, uzun yıllar boyunca devam edebilecek ciddi komplikasyonlara sebebiyet verebilir. Bunlar;

Karaciğer dokusunda yaralar (siroz): Hepatit C enfeksiyonuna bağlı olarak 20 ile 30 yıl içerisinde siroz oluşabilir. Karaciğerde oluşan yara izleri, karaciğerin iyi çalışmamasına neden olur.

Karaciğer yetmezliği: Hepatit C yüzünden karaciğer üzerinde ciddi hasarlar oluşabilir ve sonucunda karaciğer yetmezliğine sebebiyet verebilir.

Karaciğer kanseri: Hepatit C enfeksiyonu olan çok az kişide, karaciğer kanseri gelişimi görülebilmektedir.

Nasıl Bulaşır?

Enfekte kan ve kan ürünleri transfüzyonu ile geçiş, enfekte donörden (vericiden) doku veya organ nakli ile geçiş, damar içi uyuşturucu kullanımı sırasında enjektör paylaşımıyla geçiş, enfekte cihaz ve güvensiz enjeksiyon yolu ile geçiş, dövme, piercing gibi kozmetik amaçlı vücut delici işlemlerin steril olmayan koşullarda yapılması, mukozadaki açıklıktan (yara, çizik vs) geçiş, gebelikte anneden bebeğe geçiş (<%5), cinsel yolla geçiş (tartışmalı olmakla birlikte birçok çalışmada düşük oranda da olsa geçiş riski olabileceği gösterilmiştir). Hastalık kalıtsal değildir.

Hastalık kalıtsal değildir.

Belirtileri Nelerdir?

İnkübasyon dönemi ortalama 2 hafta ile 6 ay arasındadır. Hastalığın büyük çoğunluğu belirtisiz seyreder. Belirtiler; iştahsızlık, bulantı, kusma, karın ağrısı nadir olarak da sarılıktır.  HCV enfeksiyonu %50-70 oranında kronikleşebilir. Kronik HCV enfeksiyonu, herhangi bir belirti ya da bulgu vermeksizin siroz, karaciğer yetmezliği ve hepatosellüler kansere neden olabilir.

Tanısı Nasıl Konur?

Klinik anlamda bir kişide ani başlayan sarılık, koyu renkli idrar, iştahsızlık, halsizlik, bulantı, sağ üst kadran hassasiyeti, labaratuvar açısından idrarda bilirubin artışı ve serum ALT düzeyinin yükselmesiyle karakterize olmaktadır. [NOT: Çoğu kez asemptomatik ve/veya anikterik seyredebilir.]

Tanı için laboratuvar kriterleri: Hepatit C için: Anti-HCV pozitifliği ve tamamlayıcı test ile (RIBA, HCV-PCR) doğrulama

Tedavisi Nasıldır?

Hepatit C’nin tedavisi vardır. HCV tedavisinde; HCV replikasyon siklusunu inhibe eden, virüs eliminasyonu ve kür sağlayan doğrudan etkili antivirallerin (DEA) kullanılmasıyla tedavide belirgin yol kat edilmiştir. Yan etkileri daha kabul edilebilir olan, daha iyi tolere edilen ve tedavi süresini 8-12 haftaya kadar kısaltabilen DEA ilaçlar, enjeksiyon yoluyla kullanılan interferon temelli tedavilerin tamamen yerine geçmiştir. DEA temelli tedaviler sonucunda HCV eradikasyonu sağlanarak karaciğer fonksiyonlarının düzeldiği, hastalık seyrinin iyileştiği, siroz ve ilişkili komplikasyonların ve hepatosellüler kanser gelişiminin azaldığı gösterilmiştir. İlaveten bu tedaviler ile kompanse ve dekompanse sirotik hastalarda tüm nedenlere bağlı ölüm oranının azaldığı gösterilmiştir.

Emziren kişilerde Hepatit C enfeksiyonu olması durumunda emzirmenin kesilmesi önerilmez.

Hepatit C kan ve kan ürünleri ile geçen bir hastalıktır. Hepatit B ile karşılaştırıldığında bulaşma olması için daha büyük miktarda kan gerekir. Bu nedenle kan transfüzyonu yapılan hemofili hastaları ve talasemili çocuklar risk grubuna girer. Aynı şekilde çeşitli nedenlerden dolayı hastanede kan verilen, diyalize giren çocuklara da Hepatit C geçme riski vardır. Risk grubunda yer alan tüm çocuklarda Hepatit C ve Hepatit B taraması yapmak gerekmektedir.

Korunma Yolları Nelerdir?

HCV'den korunmak için geliştirilmiş bilinen aşı ve immunglobulin uygulaması bulunmamaktadır. Korunma yöntemleri primer ve sekonder olmak üzere 2'ye ayrılır:

Primer korunma;

  • Kan ve kan ürünlerini HCV yönünden taranması
  • Sağlık personeli için genel önlemler
  • Tek kullanımlık tıbbi malzeme kullanılması, güvenli enjeksiyon

Sekonder korunma;

  • Temaslıların ve risk gruplarının taranması
  • Seronegatif Hastaların Hepatit B ve Hepatit A için aşılanmaları, alkolden kaçınmaları.

Kimler Riskli Gruptadır?

Sağlık personeli, sık kan ve kan ürünleri transfüzyonu yapılanlar, damar içi madde bağımlıları, hemodiyaliz hastaları, 1987'den önce üretilmiş pıhtılaşma faktörü alan hemofili hastaları, 1992'den önce kan veya organ nakli yapılan hastalar risk grubundadır.

Publish modules to the "offcanvs" position.